2 yaş sendromu olan çocuğa nasıl davranılır?
İki Yaş Sendromu Nedir?
2 Yaş Sendromuna Sahip Bir Çocuğa Nasıl Yaklaşılması Gerekiyor?
İki Yaş Sendromu Nedir?
İki yaş sendromu, çocuğun bağımsızlık isteği ve duygusal patlamaların arttığı bir dönemdir. Bu sendrom pek çok ebeveyn ve çocuk doktorunun karşılaştığı bir durumdur. İki yaş sendromu çocuğun gelişimsel döneminde yaşadığı zorlu bir süreç olduğu için hem ebeveynler hem de çocuk doktorları bu dönemde çocuğun davranışlarında belirgin değişimlerin olduğunu gözlemlemektedirler. Bu durumda, 2 yaşındaki çocuğa nasıl davranılması gerektiğine dair bazı önemli noktalar bulunmaktadır. İki yaş sendromu ile ilgili daha yakından bakalım.
İki yaş sendromu, küçük çocukların yaşadığı bir ruh hali olarak tanımlanabilir ve İngilizce'de "terrible twos" olarak adlandırılır. Bazı uzmanlar tarafından ise bu durum "ön ergenlik" olarak da adlandırılmaktadır. Çocukların "Ben varım" deme biçimleridir. Bu dönem, çocuğun kendini ifade etme isteğinin belirginleştiği bir evredir ve çocuğun fiziksel, duygusal ve bilişsel olarak gelişim gösterdiği bir zamandır. Bu dönemde çocuklar, içgüdüsel olarak çevrelerini keşfetmeye eğilimlidirler ve bu nedenle evde dağınıklık yaratabilir veya dikkatlerini çekebilmek adına asabi davranışlar sergileyebilirler. Aynı zamanda, sevdikleri kişilere karşı ters tepkiler gösterebilir ve iletişim becerileri yeterince gelişmediği için ebeveynlerine karşı isyankar davranışlar sergileyebilirler. Bu durum genellikle öfke nöbetleri şeklinde ortaya çıkabilir ve çocuklar, ebeveynlerinin önerilerini reddetme gibi asilik gösterebilirler. Bu gelişim aşamasında çocukların yaşadığı bu tür davranışlar ve ruh halleri oldukça normal kabul edilmektedir. Ayrıca, bu dönemde çocukların yaşadığı hayal kırıklıkları da oldukça yoğundur.
Bu hassas dönemde çocuklara anlayışlı ve sabırlı bir şekilde yaklaşmak, onların duygusal ihtiyaçlarına karşılık vermek oldukça önemlidir.
İki Yaş Sendromunun Başlangıcı Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Her çocuğun gelişimi kendine özgüdür, bu nedenle 2 yaş sendromunun belirli bir yaşta başladığı kesin bir kural değildir. Genellikle, bu sendrom 18 ay civarında ortaya çıkıp 3 yaşına kadar devam edebilir. Bu dönemde çocuğunuzun davranışlarında gözle görülür değişiklikler yaşanabilir. Örneğin, öfke nöbetleri 3 yaşından sonra da devam edebilir, ancak daha az sıklıkta görülebilir.
İki yaş sendromu yaklaşık 18 aylıkken başlar ve 36 aya kadar sürebilir.
Çocuğunuzun İki Yaş Sendromu Yaşadığını Nasıl Anlayabilirsiniz?
Çocuğunuzun yaşına göre değil, davranışlarına göre "iki yaş sendromu"nu anlamak önemlidir. İki yaş sendromu, çocukların genellikle sergilediği belirli davranışları kapsar, ancak her çocukta farklılık gösterebilir. Bu dönemde bazı ortak özellikler gözlemlenebilir. Bu nedenle, çocuğunuzun davranışlarına dikkat etmek ve onun ihtiyaçlarına uygun destek sağlamak bu süreci daha anlayışlı bir şekilde yönetmenize yardımcı olabilir.
- Çocuklar daha saldırgan olabilirler, sık sık "hayır" diyebilirler veya duygusal patlamalar yaşayabilirler.
- Çocuğunuz ani bir şekilde sinirlenebilir, mızmızlanabilir ya da öfke nöbetleri geçirebilir. Bu dönemde tekme atma, ısırma, fırlatma gibi davranışlar sergileyebilir. Araştırmalara göre, bu dönemdeki çocukların yaklaşık %75'inde öfke nöbeti genellikle 5 dakikadan kısa sürmektedir.
- Söylediklerinizi reddedebilir, kendi isteklerini dayatabilir ve istediği şeyleri yapmak için ağlayabilir, sızlanabilir.
- Sözlerinizi dinlememeye, tersini yapmaya başlayabilir.
- Çocuğunuzun aşırı hareketliliği nedeniyle her şeye dokunma isteği artabilir
- Çocuklar her gün yeni şeyler öğrenip, yeni beceriler kazanıyorlar. Bu da onların keşfetme isteğini ve sınırlarını deneme gereksinimini artırabilir. Bağımsız hareket etmek isteyebilirler ve yapabilecekleri her şeyi denemek isteyebilirler.
- Öfke nöbetleri esnasında eşyaları fırlatabilir
- "Her şey benim istediğim gibi olsun" düşüncesi de gelişim sürecinin bir parçası olabilir.
2 Yaş Sendromuna Sahip Bir Çocuğa Nasıl Yaklaşılması Gerekiyor?
Öncelikle, bu durumun geçici olduğunu hatırlamanız çok önemli. Bu süreç, çocuğunuzun büyüdüğünü ve geliştiğini gösteriyor. Tabii ki, bu dönem bazı zorlukların yaşanmasına sebep olabilir. Yukarıda belirttiğimiz davranışlarına kızmadan veya sinirlenmeden tepki göstermeye çalışın. Eğer sinirlendiğinizi hissediyorsanız, 10’a kadar saymak sakinleşmenize yardımcı olabilir. Bazı durumlarda, çocuğunuzun ilgisini bir süreliğine yok saymak faydalı olabilir. Örneğin, onun sinirlendiği zaman dikkatini oyuncaklarına veya başka bir şeye yönlendirebilirsiniz; bu şekilde dikkati dağılır ve kendisi sakinleşir.
Öfke nöbetleri esnasında çocuğunuza direktifler vermek yerine bir süre bekleyip daha sakin bir şekilde iletişim kurmaya çalışın. Yapıcı cümleler kurarak onunla diyalog kurma becerisini geliştirebilirsiniz ve ilerideki kriz anlarında bu becerisi ona destek olacaktır. Unutmayın, çocuklar iletişim konusunda yeni şeyler öğreniyorlar ve duygularını ifade edemediklerinde sinirli olabiliyorlar.
Sabırlı Olmaya Özen Gösterin
- Bu dönemde çocuğunuz size karşı inatlaşmak isteyecektir, bu durumda sabırlı olmanız önemlidir. Ona "Yapma, düşersin!" gibi cümleler kurmaktan kaçının, çünkü bunu yapmaya çalışabilir.
- Çocuğunuzla iletişim içinde olmanız, onun görüşlerini ve isteklerini dinlediğinizi hissettirmeniz gerekiyor. Göz temasını unutmayın ve konuşurken onun göz seviyesine inmeye çalışın. Çocuğunuzun duygusal ve zihinsel olarak geliştiğini unutmayın. Bu süreçte iletişiminiz ve iletişim tarzınız onu etkileyecektir.
- Çocuğunuzu desteklediğinizden emin olun. Kendi işlerini yapmak istediğinde denemesine izin verin. Onun kendini kanıtlama isteğini göz ardı etmeyin, onun karar verebileceği bir iletişim kurmaya çalışın, mesela "Sana yardımcı olabilir miyim?" gibi.
- Çocuğunuzun hatalarını göz ardı edin ve sakin olmaya çalışın. Sesinizi yükseltmeniz ya da öfkelenmeniz sadece onu streslendirecek ve inatlaşmasını teşvik edecektir.
- Etkin bir şekilde paylaşmayı öğretmek için çocuğunuzla oyunlar oynayarak ona bu beceriyi kazandırabilirsiniz. Örneğin, evde veya parkta bulunan farklı oyuncakları paylaşmaları için teşvik edebilirsiniz. Onlara, paylaşmanın ne kadar keyifli olduğunu göstermek için siz de kendi oyuncaklarınızı paylaşarak örnek olabilirsiniz. Ayrıca, birlikte yeni paylaşım oyunları veya etkinlikleri geliştirerek onların paylaşma becerisini destekleyebilirsiniz.
- Çocuğunuzun "iki yaş sendromu"nu rahat atlatmasına yardımcı olmak için seçenekler sunarak kendi kararlarını verme fırsatı tanıyın. Örneğin, ona iki farklı kıyafet seçeneği sunarak hangisini giymek istediğine karar vermesine yardımcı olabilirsiniz. Bu tür durumlarda ona destek olun ve kendi tercihlerini ifade etmesine izin verin. Olumlu davranışları ödüllendirin ve olumsuz davranışları karşılıksız bırakın. Bu şekilde çocuğunuzun hangi davranışların kabul edilebilir olduğunu öğrenmesine yardımcı olabilirsiniz. Ayrıca, çocuğunuza farklı seçenekler sunmak için "Çocuğunuz Talebinize İtiraz Ederse Ne Yapmalısınız?" başlıklı makalemizi okuyabilirsiniz. Bununla birlikte, kendi kendine yapabileceği görevler vererek kendini kanıtlamasını sağlayabilirsiniz; mesela dişlerini fırçalamasına izin vermek veya kendi yemeğini yemesini teşvik etmek gibi.
- Çocuğunuz size bir şey söylemek istediğinde, ona sabırla kulak verin. Sözlerini bitirmeden önce onu dinlediğinizi hissettirin. Bu tutum, çocuğunuzun kendini özgürce ifade etmesine yardımcı olurken, siz ebeveynlerin de ona değer verdiğinizi ve ilgi gösterdiğinizi gösterecektir. Bu anlayışlı yaklaşım, iletişiminizi güçlendirecek ve çocuğunuzla aranızdaki bağı kuvvetlendirecektir.
Ebeveynlerin Davranışlarında Tutarlı Olmaları Çok Önemlidir
- Çocuğunuza karşı tutarlı davranmaya özen gösterin. Anne ve baba, aynı tutumu sergilemeli ve onaylamadıkları davranışlar konusunda birbirlerini desteklemelidir. Aynı tutum, çocuğun bakımından sorumlu olan diğer yetişkinler tarafından da benimsenmelidir. Bu tutarlılık, sadece 2 yaş sendromu döneminde değil, çocuğun gelişimi boyunca onun kendini güvende hissetmesine yardımcı olacaktır.
- Bu dönemde çocukların enerjisi dorukta olabilir! Sürekli hareket halinde olmaları, onların oyun oynamaya ve keşfetmeye ihtiyaç duymalarından kaynaklanır. Ancak, bazen sevdikleri bir şeyden aniden sıkılabilirler. Enerjilerini atamadıklarında huzursuz olabilirler. Bu durumda, yeni oyunlar keşfederek ve onlara odaklanarak hem ilgi alanlarını genişletebilir hem de enerjilerini atma konusunda yardımcı olabilirsiniz. Unutmayın, çocuğunuzun hareketliliği ve merakı aslında büyümeleri için çok önemli birer işarettir.
- Eğer çalışan bir ebeveynseniz, bu dönemde çocuğunuzla vakit geçirmek ve onunla kaliteli etkileşimlerde bulunmak bazen zor olabilir. Çocuğunuzla birlikte yapabileceğiniz aktivitelere zaman ayırmak ve onlarla iletişim kurmak için sabır ve özveri gerekebilir. İş hayatıyla aile yaşamını dengelemekte zorlanan ebeveynler, çocuklarıyla yakalayacakları zamanın kıymetini bilerek bu dönemi daha verimli hale getirebilirler. Bu süreçte, çalışan anneler ve babalar çocuklarıyla aralarındaki bağı güçlendirmek adına özellikle çaba göstermelidir.
- Bu tür durumlarda deneyimli bir çocuk bakıcısına ihtiyaç duyulabilir. Tabii ki, sizin ilginiz öncelikli olsa da, bazı beklenmedik durumlar nedeniyle böyle bir durumla karşılaşabilirsiniz. Bir bakıcı, çocuğunuzun gelişimine katkıda bulunabilmesi için gereken deneyime sahip olmalıdır. Eğitimli bir bakıcı, çocuğunuzla olan süreci daha başarılı bir şekilde yönetmenize de yardımcı olacaktır. Bu nedenle, bakıcı seçerken bu konulara dikkat etmek önemlidir.
Bakicibuldum.com'da Deneyimli Çocuk Bakıcısı Bulabilirsiniz
Biz,Bakicibuldum.com olarak 500.000 üniversite öğrencisinin bulunduğu veritabanımızla tecrübeli çocuk bakıcısı ihtiyaçlarınıza yanıt veriyoruz. Ebeveynler, bakıcı adayının profiline yüklenen eğitim düzeyini teyit eden belgeleri bizzat inceleyebilirler. Ayrıca "oyun ablası veya abisi", "saatlik bakıcı", "etüt sorumlusu" (ev ödevleri ve okul dersleri konusunda yardım), "gölge öğretmen" gibi ihtiyaçlarınızı karşılamak için Türkiye İş Kurumu'ndan alınan faaliyet izni ile hizmet sunmaya devam ediyoruz.
Sunmuş olduğumuz hizmetlerde adayların iletişim bilgilerinin kontrolü yapılarak bakıcıların güvenilirliği sağlanmaktadır. Ayrıca ailelerden bakıcı deneyimleri ve referansları hakkında geri bildirim ve puanlama sistemimiz var. Her zaman yanınızdayız! Destek ekibimiz, her gün bakıcı bulma sürecinde sizlere destek olmaktadır.